Teknolojik gelişmelerin hızlanması, istenilen bilgiye anında kolay erişim, sosyal medya denen sanal yaşamın hayatın büyük bölümüne hakim olması, kültürel değerlerin başka kültürel normların etkisinde kalarak özelliğini kaybetmesi, görsel yayın organların monotom, bencil ve oportünist bir gençlik için marjinal yayınların artırması, okulların bilgi yuvasından çok tehlike yuvasına dönüşmesi, bizleri, yeni jenerasyon için tedirgin olmaya iten en önemli etkenlerdir.
Duyguların özünü kaybetmesine yol açan geçici hevesler dönemi ve gördüğüne özenti gençliği kararsız kılmıştır. Bir yandan kültürel ve tarihsel değerler gün be gün yok olurken, diğer yandan da yeni bir gelecek ve yeni bir toplum yaratılmak üzere.
Kendi gelenek ve göreneklerini kaybeden toplum başka toplumun kültürel normlarını kendisine taşır ve artık kozmopolit şehirler bütün kültürlerin harmanlanmasıyla yeni bir toplumun varlığını gün yüzüne çıkarır. Böylece daha iyi bir yaşam için tercih edilen metropol şehirler artık insanların özünü kaybettiği bir derya sahasına dönüşür.
Gençlerin işsiz olduğu yerlerde kötü alışkanlıklar diğer bölgelere göre çok daha fazladır.
Yaratılmak istenen yeni jenerasyonu aklen, ahlaken, duygusal, toplumsal ve inançsal yönden ele geçirmek suretiyle onları toplumun kutsal değerlerini değiştirme yoluna itme çabaları tehlikeli bir gelecek oluşturacaktır.
Toplumun kendi öz değerlerini taşıyan yeni nesli inşa etme yoluna gitmesi acilen elzemdir.
Bunun için kendi öngörülerimden oluşan bir kaç maddeden oluşan manifesto yazma ihtiyacı duydum kendimde.
1) Toplumun varlığını oluşturan en önemli etken insanların toplumsallaşmasıdır. Toplum artık toplumsallaşan değil sanallaşan bir insan topluluğuna dönüştü. Acilen bunun önüne geçilmeli. Sanal hayat sınırlanmalı acil normal hayata dönülmeli.
2)Tüm bireylerin tarihsel ve kültürel değerlerin vazgeçilmezliğini kavramalari açısından gereken eğitim ortamının oluşturulması.
3)Başta devlet kanalı olmak üzere bütün yayın organların toplumun ahlaki ve manevi değerleri gözeterek yayın yapılmasının sağlanması. Dizi ve diğer programlarda özentinin ortadan kaldırılmasını sağlamak.
4)Kültürel değerleri koruma görevini üstlenen sivil toplum kuruluşlarına her türlü desteğin sağlanması.
5) Siyasilerin birbirlerini karalamaktan daha önemli olan gençliği ve geleceği koruma altına almalarını sağlanması.
6) Her gün överek bitiremediğimiz dedelerimizin gençliklerini anlatarak ortaya koyduğumuz performansı, çocuklarımızın onlar gibi olmasını sağlamak içinde kullanabilmelidir.
7) Teknolojisinin kullanılması noktasında ihtiyaç vurgusuna dikkat edilmelidir. İhtiyaç duyulduğu kadar medya, sosyal medya, internet vb. kullanılmalıdır. Fazla zaman harcamasının önüne geçilmelidir.
8) Yeni jenerasyonun sanallaşmasından çok toplumsallaşmasının önünü açan projeler üretilmelidir
9) Okullarda bilimsellikten ve öğrencilikten uzak hareketkerden uzaklaşmalı. Bilgili, düşündürebilen, anlaşılır bir eğitim sisteminde birleşen bir gelecek sunulmalıdır.
10) İyi bir jenerasyon için , iyi bir gelecek, huzur dolu bir hayat, sevgi dolu yarınlar, barış içinde savaşsız bir dünyada yaşamak gerek. Bu ortam sağlanmadığı sürece ne istenilen yeni bir jenerasyon oluşur, ne de bu jenerasyonun oluşması için bir ortam.
Savaşsız bir dünyada kardeşçe yaşamak dileğiyle. Sevgi ile kalın